Sanal Gerçeklik - VR - Vertigo Tedavisinde
Birimimiz vertigo hastalarını tedavi etmek için ye...
Herhangi bir araçla (uçak, araba, vapur vb) seyahat ederken kişide ortaya çıkabilen durumdur. Halk arasında genellikle araç tutması olarak bilinen ve baş dönmesi, bulantı, kusma, soğuk terleme, rengin soluklaşması gibi belirtiler veren duruma Hareket Hastalığı denir. “araç içindeki hareket sırasında denge algısında meydana gelen bozulma” olarak da tanımlayabiliriz.
Hareket hastalığına yatkınlık, yaşa (4-12 yaş arasında daha sıktır), cinsiyete (kadınların çoğu menstruasyon sırasında daha sık etkilenir) göre değişir. Diğer risk faktörleri arasında hareket hastalığı öyküsü, migren baş ağrısı öyküsü, ailede hareket hastalığı öyküsü yer alır. Bazı insanların bu hastalığa doğuştan yatkınlığı vardır. Diğer bazı etkenler de (uçağın türbülansa girmesi, yolların virajlı veya denizin dalgalı olması, hastalık, endişe hali gibi) hastalığı tetikler.
Nedeni ile ilgili değişik düşüncelerin olmasına karşın, hastalık belirtilerinin hareketi algılayan bazı duyu organlarının beyne çelişkili ve birbiriyle örtüşmeyen veriler ilettiği durumlarda algı yanılması durumunun ortaya çıkması durumudur.
Denge vücutta sağlayan görevli organlar, İç Kulak, Gözler ve Derin Duyu Organlarıdır. Bu organlar yani “denge sistemi”, beynimize vücudumuzun uzay içindeki pozisyonunu, yerini, yönünü, ne tarafa doğru hareket ettiğini bildirir. Ancak araç içerisinde seyir halindeyken bu üç sinirsel yolla beyne birbiriyle uyumsuz, zıt sinyaller ulaşır. Beyne giden uyarılar arasında böylesi zıtlıklar olduğu zaman da belirtileri ortaya çıkar. Beyin sapı ve beyincikte düzeyinde vestibüler, görsel ve propriyoseptif reseptörlerden gelen sinyallerin uyumsuzluğu söz konusudur. Etkileme derecesi kişinin duyarlılığına ve uyarının yoğunluğuna göre değişmektedir
Hareket hastalığı veya kinetozis, yani taşıtla yolculuk sırasında düzensiz hareketlerin vücut dengesiyle ilgili organlarda geçici işlev bozukluğuna yol açması neden olmaktadır. Genellikle bir bireyin uyum sağlamadığı alışılmadık bir hareketle ortaya çıkar.
Mesela fırtınalı bir havada uçağınız hava akımlarından dolayı sallandığını hissedersiniz ancak gözleriniz bu hareketi algılayamaz. Başka bir örnek; arabayla giderken arka koltukta kitap okuyorsunuzdur, iç kulağınız ve deri reseptörleri hareketi algılar ama gözleriniz sadece kitabı görmektedir, görme sistemi beyne bir hareket olmadığını iletir.
Uçak havada yol alırken siz içindeyseniz bu hareketi hissetmezsiniz, 600 km hızla hareket eden uçakta gözler ve beyin bu hareketi algılamaz ve hiçbir hareket yokmuş gibi cevap verir. Bunun tersi de olabilmektedir. Uzun bir deniz yolculuğundan sonra, karaya ayak bastığınızda hala hareket ediyormuş gibi hissedebilirsiniz. Bu bazen dinlenmeden yapılan uzun hareket yolculuklarından sonrada hissedilebilir. Bu durum normaldir ve vücut bir süre sonra doğru sinyalleri algılar beyin bu verilerle doğru çalışmaya başlar sorun ortadan kalkar, Ancak bu hala devam ediyorsa sürekli bu duruma ek belirtilerde varsa o zaman tedavi edilmesi gereken ciddi bir sorun var demektir. Bu bazen diğer vertigo yapan hastalık çeşitlerinin yanında da hasta bulgularında mevcuttur. Ancak bu durumu hasta ‘’ biri beni itiyormuş gibi ‘’ veya yürürken ‘’sağa veya sola doğru vücudum çekiyor’’ seklinde ifade edebilir.
Kulağın Rolü : Özellikle iç kulaklarınız denge duyunuzu kontrol etmeye yardımcı olur. Vestibüler sistem adı verilen bir ağın parçasıdırlar. Bu sistem, üç çift yarım daire biçimli kanal ve sakkül, utricle adı verilen iki keseyi içerir. Çevrenizde olup bitenler hakkında beyne bilgi gönderirler.
Yarım daire şeklindeki kanallar, içinde başınızın dönüşleriyle hareket eden bir sıvı bulundururlar. Sakkül ve utrikül yer çekimine duyarlıdır. Beyne ayakta ya da uzanıp uzanmadığını söyler.
Beynin Rolü: Beyin bütün gelen bu verileri kontrol eder ve genellikle gelen verileri mantıklı ve doğru cevaplar oluşturur. Ancak bazen gelen yanlış veri ve uyarılar karşısında doğru hareket edemeyebilir.
Tekneler ve gemiler dışında diğer birçok nakil aracı ve daha sonra gelişen teknolojilerle ve diğer hareket uyaranların her birine kendi içinde adını oluşturdu. hareket hastalığı alt kategorilerini ortaya çıkardı, örneğin, araba hastalığı, çöp hastalığı, hava hastalığı, araba hastalığı, deve hastalığı, siber hastalık (sanal gerçeklik), asansör hastalığı, simülatör hastalığı, kayak hastalığı, kanal-otolit çatışması, deniz tutması, sopit sendromu, uzay adaptasyonu sendromu, uzay hareket hastalığı, uzay hastalığı, görsel-vestibüler çatışma, salıncak hastalığı ve tren hastalığı gibi.
Hareket hastalığı, rahatsız edici veya hoş olmayan ve bazen de yetersiz olan tezahürler üretebilir. ancak en yaygın ve en erken belirti tipik olarak epigastrik rahatsızlıktır (“mide farkındalığı”), ardından halsizlik ve sıcaklık hissi olup, bulantı başlangıcı oluşur. Solgunluk, soğuk terleme ve solunum ritmindeki değişiklikler, genellikle bazı geçici semptomatik iyileşme üreten kusmanın başlangıcını haber verir. Kusma eşiğine ulaşmayan bazı durumlarda, belirtiler yorgunluk ve uyuşukluk, yani “sopit sendromu” ile sınırlı olabilir.
Hareket hastalığı belirtileri ani gelişir.
Çoğu kişide bu bulgular genellikle kısa süre görülür, uzun sürmez. Duruma adapte olup, alıştıktan sonra ortadan kaybolur.
Fakat eğer hareket hastalığı kendiliğinden kaybolmuyorsa Yapabilecek bazı basit öneriler sizi rahatlatabilir.
Ham zencefil. Uzun süredir bulantıyla savaşmak için halk ilacı olarak kullanılan bu kökün etkili olduğuna dair bazı bilimsel kanıtlar vardır. Ancak kan sulandırıcı olarak işlev görebilir. Bu nedenle kullanmadan önce doktorunuza danışmak önemlidir.
Nane. Nanenin vücudu sakinleştirdiği düşünülmektedir. En azından aroması sizi rahatlatabilir.
Hareket hastalığı genellikle yolculuk bittikten sonra kaybolur. Ancak hala bulgularınız devam ediyorsa baş ağrınız varsa, kusmaya devam ediyorsa, işitme kaybı veya göğüs ağrısını fark ettiyseniz, vertgo ( baş dönmesi), Dizziness ( sersemlik hissi ), biri sizi itiyor gibi, sağa sola yalpalamalar oluyorsa ( sarhoş hareketi ) doktora gitmek gerekir. Bu konuda deneyimli uzmanlaşmış ekipmanlara sahip birimler tercih edilmelidir.
Öncelikle kişiden detaylı bir anemnez ( hastalığın hikayesi ) alınır. Bundan sonra yapılacak işlem muayenedir. Muayene esnasında objektif gözlemsel bir bulgunun olup olmadığı gözlemlenir. Kişiye bir takım denge sistemi konusunda hareketler yaptırılıp ön bilgi sahibi olunur. Bundan sonraki aşama tetkik aşamasıdır. Bu aşamada pek çok tetkik yöntemi kullanılır. İleri tanı yöntemlerine baş vurulur. Bu yelpazede; 3-D multifrekans Akustik reflex ve 3-D multifrekans wide band timpanometri, yüksek frekans odyometri VHİT ( video head impulse test ) , FHİT ( fonctional head impulse test ), WEMP, 3D virtual reality optokinetik testler, Statik posturagrafik postür tetkikleri, Multiparemetrik Fonctional MRI görüntüleme tetkikleri tanı tetkik yöntemleridir. FMRI dışında Bu testler birimizde yer almaktadır. Tedavilerden; Nöromodülatif cihaz terepileri r-TMS, tDCS, tRNS, tedavileri, 3D virtual reality ve Statik posturagrafik rehabilitasyon terapileri, pazisyonel terapiler, ek ilaç terapileri gibi yöntem ve cihazları kullanmaktayız. Tüm bunlar kapsamlı kendi bünyemizde yapılmaktadır. Tetkik aşaması 2 gündür. Tetkik aşaması sonrasında tedavi aşaması 1 hafta - 10 günlük tedavi süreci gerekmektedir. Tedaviler ayaktan yapılmaktadır.
Not: yukarıda yer alan bilgilerin derlenmesi ve ek bilgiler tarafımızca oluşturulmuştur. İzinsiz kullanılamaz. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.